(ANKARA) - Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun üçüncü toplantısı sonrasında açıklamalarda bulunan TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, “Önümüzdeki hafta hem rakam hem de sonuç gelir diye düşünüyoruz. İşveren tarafı hiç rakam söylemiyor, biz de söylemiyoruz” dedi.
Asgari Ücret Tespit Komisyonu’nun üçüncü toplantısı, Çalışma ve Sosyal Güvenlik Bakanlığı’nda sona erdi. Toplantı sonrası açıklama yapan TÜRK-İŞ Genel Başkan Yardımcısı Ramazan Ağar, görüşmede teklifin konuşmadığını söyleyerek dördüncü toplantıya işaret etti.
“Komisyon toplantısında rakam olarak yine hiçbir şey gündeme gelmedi” diyen Ağar, şunları söyledi:
“Pazartesi günü yaptığımız toplantıda, önümüzde hafta itibariyle üçüncü toplantı yapılacak ve nihayete erecekti Ancak, olağanüstü bir çağırım oldu. Dolayısıyla biz de bugün burada bulunduk. Olağanüstü çağırmalarda bazen sancılı olur bazen de hayırlı olur. Temennimiz hayırlı olması. Biz sabah TÜRK-İŞ’te başkanlar kurulunu yaptık. Başkanlar kurulumuzda asgari ücretle ilgili hepsinin teker teker görüşünü aldık. 11.30’da da bakanlığımıza, komisyon toplantısına katıldık.
Basın, kamuoyu sürekli ‘TÜRK-İŞ niye rakam söylemiyor, neden rakam açıklamıyor?’ Değerli arkadaşlar sizler basın olarak ne hükümete ne işverene bir rakam söylesin diye bizim kadar üzerinde durmuyorsunuz. Dolayısıyla biz hala aynı yerdeyiz Biz para talep eden tarafız. Dolayısıyla para veren siyasi iktidar, hükümetimiz bir rakam söylesin ki biz de ona göre tavrımızı alalım diye daha önceki görüşmelerde söyledik. Bugün Çalışma Bakanımız da komisyona başkanlık etti. Görüşlerimizi, geçim şartlarını sunduk. Gerçekleşen enflasyondan bahsettik. Gerçekleşen enflasyonun hiçbir sonuç getirmeyeceğini söyledik. Bu ülkede yaşayan sekiz milyon civarında asgari ücretli arkadaşlarımızın bir nebze olsun ev kirasını ödeyebilsin, tenceresini kaynatabilsin, çocuklarının ihtiyaçlarını karşılayabilsin, evin faturalarını karşılayabilsin diye bunları gündeme getirdik. Bu söylediklerimizden hemen hemen herhalde rakam çıkıyor. Rakamın tamamı çıksa, onu verme şansları zaten yok. Bu kadar giderleri saymama rağmen, giderlerin çok büyük maliyet olduğunu hepimiz biliyoruz.
“Temennimiz, milletin kabul edebileceği, bir nebze olsun rahatlayabileceği bir ücret getirirler”
Dolayısıyla Sayın Bakanımız, bizim ve işverenin görüşlerini aldı. Bu görüşleri gerek biz konfederasyon başkanımızla, TİSK kendi başkanlarıyla, bakanlığımız tekrar bir araya gelecekleri bu görüşmeleri değerlendirecekler. Önümüzdeki hafta hem rakam hem de sonuç gelir diye düşünüyoruz. Temennimiz, milletin kabul edebileceği, bir nebze olsun rahatlayabileceği bir ücret getirirler. Dolayısıyla hem insanlarımız hem de kamuoyu asgari ücretin iyi olduğundan bahsederler. Asgari ücret düşük olursa elbette ki yine bir yıl çalışırız, bir yıl geçinemeyiz. Bir yıldan beri 17 bin lira arkadaşlarımız ücret almakta. Alım gücünden dolayı 17 bin liranın 11 bin lirası gitmiş. Bunları göz önüne getirmek, iyi hesap etmek lazım. İnsanların yüzünü güldürmek gerek diye düşünüyoruz. Temennimiz oy birliğiyle olsun.
''İşveren tarafı hiç rakam söylemiyor, biz de söylemiyoruz''
Daha önceler de söyledik. Şimdiye dek oy birliğiyle altı defa olmuş. On sekiz defa muhalif olmuşuz. Bizi inşallah tekrar muhalif yapmazlar. Makul ölçülerde bir ücret getirirler, o ücret de kabul edeceğimiz bir ücret olursa elbette ki biz de tamam deriz. Aksi elde kabul etmeyeceğimiz bir ücret olursa, kabul etmeyiz. Deniyor ki kabul etmezseniz ne yapacaksınız. Arkadaşlar bu toplu sözleşme değil, bu geçim ücreti, pazarlık ücreti değil. Bu başlangıç ücreti diye zaman zaman söylüyoruz. Bundan az ücret vererek işçiyi çalıştıramazsınız. Bizim dört tane asgari ücretle çalışan arkadaşlarımız var onlar da yanımızda. Arkadaşlarımız kendi çalışmalarını yapıyorlar. Bize bildirecekler. Biz onu konfederasyon başkanımıza bildireceğiz. Bu arada hızlı bir gelişme olacak. Arkadaşlarımız kendi sonuçlarını kendileri çalışıyor. Biz niye, ne istiyorsunuz bize de bunu bildirin demiyoruz. Kendi geçimlerini zaten kendilerini biliyor. İşveren tarafı hiç rakam söylemiyor, biz de söylemiyoruz. Biz rakam söylersek bu işin altından kalkamayız. Biz parayı veren değiliz. Rakam söylemek en kolayı. Kamuoyunda bir sürü rakam söyleyenler var. Bunlar oyalamadan başka bir şey değil. Milleti beklentiye sokmanın bir anlamı yok. Rakamı siz gidin ya hükümete ya da işverene sorun."
Asgari Ücret Tespit Komisyonunun dördüncü toplantısının ne zaman yapılacağı belirlenmedi.
