Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Ürdün'de düzenlenen Suriye konulu toplantı sonrası yapılan ortak basın toplantısında; “Terörizmin hiçbir şekilde bu geçiş döneminden faydalanmasına izin vermemeliyiz. Çabalarımızı koordine etmeliyiz ve geçmişin hatalarından ders çıkarmalıyız. Herhangi yanlış adım düzensiz göçe neden olabilir” dedi.
Dışişleri Bakanı Fidan, Ürdün’ün Akabe kentindeki Suriye konulu toplantıya katıldı. Ürdün Dışişleri Bakanı Ayman Safadi, ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Birleşik Arap Emirlikleri Dışişleri Bakanı Abdullah bin Zayid en-Nehyan, Bahreyn Dışişleri Bakanı Abdul Latif Al-Zayani, Fransa Dışişleri Bakanı Jean-Noel Barrot, Irak Başbakan Yardımcısı ve Dışişleri Bakanı Fuad Hüseyin, Lübnan Dışişleri Bakanı Necip Mikati, Mısır Dışişleri Bakanı Bedir Abdulati, Birleşmiş Milletler (BM) Suriye Özel Temsilcisi Geir Pedersen, Avrupa Birliği (AB) Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi Kaja Kallas, Almanya ve Birleşik Krallık’tan temsilcilerin katıldığı toplantının ardından ortak basın toplantısı düzenlendi.
Ortak basın toplantısında Dışişleri Bakanı Fidan, Ürdün Dışişleri Bakanı, Irak Dışişleri Bakanı, Mısır Dışişleri Bakanı ve AB Dış İlişkiler ve Güvenlik Politikası Yüksek Temsilcisi yer aldı. Bakan Fidan şöyle konuştu:
“Suriye’nin bütünlüğü bütün koşullar altında korunmalı”
“Bölgemiz tarihi günlerden geçiyor. Bu dönemde Suriye ve Suriye halkını konuşmak için bir kez daha bir araya geldik. Suriye halkı bizler gibi yaşamayı hak ediyor, güvenli, özgür ve refah içinde. Suriye’nin istikrarı hem bölge için hem de bölgenin ötesinde tüm dünya için son derece önemli. Hepimizin düzenli, kapsayıcı ve Suriyelilerin yönlendirdiği bir geçiş sürecine ihtiyacı var. Bu tarihi dönemde geçiş dönemi devlet kurumlarının korunmasını sağlamalı ve gerektiğinde de reforma tabi tutmalı. Toprak bütünlüğü ve Suriye’nin bütünlüğü bütün koşullar altında korunmalı. Suriye’nin zengin ve sosyal oluşumu korunmalı ve tüm azınlıklara mutlaka saygı duyulmalı.
Suriyeli kardeşlerimize bir mesaj iletmek istiyorum: Birlik, karşılıklı uzlaşma, dikkat ve özen bu süre içerisinde gösterilmesi gereken değerler. Uluslararası toplum Suriye’yi gerekli siyasi destekle ve insani yardımlarla desteklemeye devam etmeli. Terörizmin hiçbir şekilde bu geçiş döneminden faydalanmasına izin vermemeliyiz. Çabalarımızı koordine etmeliyiz ve geçmişin hatalarından ders çıkarmalıyız. Herhangi yanlış adım düzensiz göç adımına neden olabilir. İsrail’in saldırıları da şu anda durmalı. Önümüzdeki günler kolay olmayabilir ancak Türkiye olarak biz Suriye halkıyla omuz omuza yürümeye devam edeceğiz.”
“Türkiye, Suriye Kürtlerinin haklarına saygı duyan bir ülke”
Fidan, bir gazetecinin sorusunu ise şöyle yanıtladı:
“Türkiye sınır ötesi terörizm tehditleriyle karşı karşıya kalıyor. Irak ve Suriye topraklarından biz tehdit altındayız. Son 10 yıldır PKK Suriye’deki kaos ortamından faydalanmaya çalışıyor. Kendilerini SDG örgütü içerisinde yeniden yapılandırmaya çalışıyorlar. Biz onları oradan çıkarıp PKK terörizmiyle mücadele etmeye devam ediyoruz, nerede olurlarsa olsun. Bugün bölgesel ve uluslararası ortaklarımızla birlikte bütün bu konulara nasıl değinilmesi gerektiğini konuştuk. Özellikle şunun altını çizmek istiyorum: Türkiye, Suriye Kürtlerinin haklarına saygı duyan bir ülkedir. Dolayısıyla Suriye’deki Kürtleri PKK'dan ayırmak ve Suriye Kürtlerinin meşru temsilcilerinin Suriyeli Kürtlerin haklarını Şam’da savunmasını destekliyoruz. Hedefimiz budur.”
