Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan, AK Parti'nin Mardin İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, CHP yönetimini eleştirerek, "Belediyelerdeki rant kavgasına kendilerini öyle kaptırmış durumdalar ki, kıyamet kopsa umurlarında bile olmaz. Düşünebiliyor musunuz zalim Esad’ın ülkeden kaçmaya hazırlandığı saatlerde ana muhalefetin genel başkanı çıkıyor, devrik rejimle görüşme çağrısı yapıyor. Esad’ın kendisinin bile itibar etmediği af çağrılarına güven duyulması gerektiğini söylüyor" ifadesini kullandı.

Cumhurbaşkanı Erdoğan, partisinin Mardin İl Kongresi'nde yaptığı konuşmada, "Mardin, Türkiye’nin nüvesidir, özüdür, özetidir. Mardin’in bir mahallesi Bursa’ysa, bir mahallesi Adana’dır. Bir mahallesi Saraybosna’ysa diğeri Halep’tir, Hama’dır, Humus’tur. Bir nakışı Abbasiyse diğer nakışı Selçukludur, Osmanlıdır. Mardin, bu toprakların kültürü, ihtişamıdır” dedi. Erdoğan şöyle konuştu:

"Kimse boşuna heves etmesin. Mardin’le aramızın bozulmasına izin vermeyiz. Mardin’e namahrem ellerin uzanmasına göz yummayız. Mardin üzerinde farklı hesap yapanlar, dün olduğu gibi yarın da hüsrana uğrayacaktır. Nifak siyasetini elinin tersiyle iten Mardin, Türkiye Yüzyılında da dağ gibi yerinde duracak, tarih yine asaletine, ferasetine, binlerce yıllık değerlerine yakışan müstesna yerini koruyacaktır. Bundan sonra da Mardin, birliğin, dayanışmanın, huzurun şehri olmaya devam edecektir. Buna tüm kalbimizle inanıyoruz. Mardinli kardeşlerimize güveniyoruz.

"Milletin gönül frekansını kaçırdığımız istisnai durumlar olabilir"

Türk, Kürt, Arap, Zaza, Sünni, Alevi biz hep birlikte Türkiye’yiz dedik. Yolumuz kardeşlik yoludur dedik. Etnik köken, inanç, mezhep, meşrep, hayat tarzı üzerinden yapılan bütün ayrımları elimizin tersiyle ittik. Seçim dönemlerinde korkutarak, istismar ve tehdit ederek değil; hep yaptıklarımızla, hedeflerimizle, projelerimizle milletimizin karşısına çıktık. Kirli oyunlara, provokasyonlara, saldırılara, kalleşlik ve ihanetlere rağmen yolumuzdan dönmedik, milletimizin rotasından asla sapmadık."

"Milletin gönül frekansını kaçırdığımız istisnai durumlar olabilir" diyen Erdoğan, "Siyasi hayatımızın hiçbir döneminde milletimize karşı hürmetsizlik etmedik. İster vesayet odakları ister gayrimeşru yapılar tarafından olsun milli iradenin tasallut altına alınmasına izin vermedik” diye konuştu. Erdoğan, CHP’ye yönelik eleştirilerde bulunurken, şunları söyledi:

İstanbul Emniyet Müdürlüğü: ''DEAŞ silahlı terör örgütüne yönelik yürütülen çalışmalarda yakalan 19 şahıstan 4'ü tutuklandı'' İstanbul Emniyet Müdürlüğü: ''DEAŞ silahlı terör örgütüne yönelik yürütülen çalışmalarda yakalan 19 şahıstan 4'ü tutuklandı''

"Kürt düşmanı CHP’ye vagon olanların geçmişteki provakasyonlarını unutmadık"

"Tek parti faşizminin mirasçısı olan CHP’nin sokak olaylarından, mahkeme kapılarını aşındırmaya kadar neler yaptığını hepimiz hatırlıyoruz. Demokrasimizin her kritik kavşağında Kürt düşmanı CHP’ye vagon olanların geçmişteki provokasyonlarını unutmadık. Terörden nemalananlar, terörün bitmesini asla istemediler. Sırtını millet yerine daha şiddete, silaha yaslayanlar, sivil siyasetin ve demokrasinin güçlenmesini hiçbir zaman istemediler.

Bizim attığımız adımlara bölücü örgütün cevabı, şehirlerimizi çukur ve hendeğe boğmak olmuştu. Suriye’deki karışıklığı fırsat bilip efendilerinin de gaza getirmesiyle vatan toprakları üzerinde ameliyat yapmaya kalktılar. Aralarında Nusaybin, Dargeçit ve Derik'in de bulunduğu birçok ilçemizi ‘çukur terörüyle’ bizden koparmaya çalıştılar. Güvenlik güçlerimizin yürüttüğü kahramanca mücadele sayesinde, bölücü örgütün şehir eşkıyalarını açtıkları çukurlara gömdük.

"Bölücü örgütün şehirlerimize çökmesine izin vermedik”

Milletin dişinden tırnağından arttırarak, belediyeye sağladığı imkanların, bir daha teröristlerin hain emellerine peşkeş çekilmemesi için gereken her türlü tedbiri aldık. Bu konudaki kararlılığımız bugün de geçerlidir. Meşru zeminde, hukuk ve kanunlar çerçevesinde, siyaset yapmak ülkeye ve millete hizmet etmek isteyene her türlü desteği sunuyoruz. Siyasi parti ayırmaksızın şehirlerine hizmet için çalışan herkese destek olmayı görevimiz addediyoruz.

Bölücü örgütün, demokrasinin sağladığı imkanları kullanarak, şehirlerimize ve belediyelerimize çökmesine de izin vermedik. Terör özgürlüğün, hukukun ve demokrasinin düşmanıdır. Demokrasi ile terör aynı kapta bir arada bulunmaz. Dünya’nın hiçbir yerinde, bir tarafta halkın seçtiği belediye başkanları, diğer tarafta terör örgütünün belediyelere atadığı ne idüğü belirsiz tipler olmaz."

"'Sen seçil fakat belediyeyi Kandil'den biz yönetelim' anlayışına en küçük bir müsamahamız yoktur"

"'Sen seçil fakat belediyeyi Kandil'den biz yönetelim' anlayışına en küçük bir müsamahamız yoktur" diyen Erdoğan, "Halkın iradesini götürüp örgütün komiserlerine teslim eden zaten şehremini olmaz. Sayın Özel ve CHP yönetimi ne yazık ki bu yalın gerçeği görmek istemiyor. Oysa geçici görevlendirme yapılan birçok şehrimizde yaşanan budur. Aday gösterilmenin, seçilmenin veya görev yapmanın kuralları belliyken maalesef bu kurallar yok sayılmıştır. Devlet önlem alınca da birileri hemen istismara başlamışlardır. Kusura bakmasınlar ama biz kendi kabahatlerini devlete yıkma peşinde koşanlara eyvallah demeyiz. Terör baronlarına boyu eğmeyenlerle asla sorunumuz yok. Başında oldukları belediyeleri bölücü örgütün arpalığına çevirmeyenlerle sorunumuz yoktur" ifadesini kullandı. Erdoğan, şunları kaydetti:

"Ey CHP, biz bu kardeşlerimizi kovmadık, arzu eden gönüllülük esasına göre tekrar evine dönebilir"

"910 kilometre uzunluğunda sınırımızın olduğu komuşumuz Suriye ile ilk günden beri hep yakından ilgilendik. 5 milyon Suriyeli kardeşimizi biz bu topraklarda misafir ettik mi? Ettik. CHP gelir gelmez sizi tekrar Suriye’ye süreceğiz, göndereceğiz derken ben ne diyordum; Onlar bizim misafirimizdir, biz ensar olarak görevimizi yapacağız dedim. Ey CHP, dikkat et, biz bu kardeşlerimizi kovmadık. Ne dedik, arzu eden gönüllülük esasına göre tekrar evine dönebilir.

Belediyelerdeki rant kavgasına kendilerini öyle kaptırmış durumdalar ki, kıyamet kopsa umurlarında bile olmaz. Düşünebiliyor musunuz zalim Esad’ın ülkeden kaçmaya hazırlandığı saatlerde ana muhalefetin genel başkanı çıkıyor, devrik rejimle görüşme çağrısı yapıyor. Esad’ın kendisinin bile itibar etmediği af çağrılarına güven duyulması gerektiğini söylüyor. Dikkatinizi çekiyorum, Baas rejimi devrileli neredeyse 2 hafta oluyor. Bugüne kadar CHP’den mantıklı, tutarlı, makul hiçbir açıklama gelmedi. CHP yönetimi Şam’daki dostlarını bir gecede kaybetmenin şokunu hala atlatamadı.

"CHP seçmeni Bay Kemal'i arar hale geldi"

Eline mikrofon alan herkes bu konuda konuşuyor ama hepsi ayrı telden çalıyor. Sayın Özel’in ne dediği, ne söylediği zaten belli değil. Kulağına ne fısıldanırsa, aklına ne gelirse, önüne ne konursa onu yorum diye paylaşıyor. Anlaşılan etrafında bu konularda akıl verecek yetkin bir isim de yok. CHP’de genel başkanlar değişse de iş bilmezlik, beceriksizlik ve cehalet CHP geleneği olarak varlığını aynı şekilde devam ettiriyor. Gördüğümüz kadarıyla CHP seçmeni Bay Kemal’i arar hale geldi. Şunu çok iddialı şekilde söylemek isterim. Önümüzdeki dönemde bunların cilaları daha fazla dökülecek. Yaşanan her olayda foyaları biraz daha ortaya çıkacak. Kurdukları her cümlede makyajları biraz daha akacak. Bunların bırakın ülkeyi yönetmeyi belediyeleri dahi yönetecek kalibrede olmadıkları gün geçtikçe daha iyi anlaşılacak."

Kaynak: anka