Eskişehir

Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu: Yaşam alanlarımızın talan edilmesine izin vermeyeceğiz

Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, Sarıcakaya'ya yapılmak istenen altın-gümüş madenine ilişkin, "Eskişehir'in, yaşam alanlarımızın şirketlerin daha fazla kazanç elde etmesi uğruna, talan edilmesine, yok edilmesine izin vermeyeceğiz! Bu toprakların asıl sahipleri bizleriz" açıklamasında bulundu.

(ESKİŞEHİR) - Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu, Sarıcakaya'ya yapılmak istenen altın-gümüş madenine ilişkin, "Eskişehir'in, yaşam alanlarımızın şirketlerin daha fazla kazanç elde etmesi uğruna, talan edilmesine, yok edilmesine izin vermeyeceğiz! Bu toprakların asıl sahipleri bizleriz" açıklamasında bulundu. 

Eskişehir Doğa ve Yaşam Platformu üyeleri İsmet İnönü Caddesi’nde Sarıcakaya ilçesine yapılmak istenen altın-gümüş madeni için verilen yürütmeyi durdurma kararına ilişkin açıklama yaptı. Eyleme CHP Eskişehir İl Başkanı Talat Yalaz da destek verdi. 

Platform adına yapılan açıklamada şu ifadeler yer aldı:

"Tüm Eskişehir kamuoyunun yakından ve endişeyle takip ettiği üzere Sarıcakaya’da yapılması planlanan altın ve gümüş madeni projesi hakkında Eskişehir 2. İdare Mahkemesi’nin yürütmeyi durdurma kararı verdiğini platform olarak geçtiğimiz günlerde TEMA’nın duyurusuyla öğrenmiş olduk. Geri dönüşü mümkün olmayacak ve telafisi imkansız zararlar doğacağı gerekçesiyle yürütmeyi durdurma kararı mahkeme heyetince oy birliğiyle ve itiraza kapalı kesin olarak karar verildi.  Maden projesine dönük platformumuz bileşenlerince de açılan davaların takipçisi olacağımızı, hukuki mücadelemizin bir parçası olarak bütün sürecin içinde olacağımızı belirtmiştik. Tek bir ağacı dahi kestirmeyeceğiz diye çıktığımız bu yolda, yürütmeyi durdurma kararını önemli bir kazanım olarak görüyoruz ve Eskişehir halkına bu müjde vermeyi de kendimize bir borç biliriz.

Uyarılarımız dikkate alınmazsa sadece Sarıcakaya Altın ve Gümüş madeni değil Alpagut-Atalan’da yapılması planlanan altın ve gümüş madeni için de geri dönüşü mümkün olmayacak şekilde telafisi imkansız zararlar olacağını halkın katılım toplantısında da açıklamalarımızda da belirttik. Uyarılarımızı halen dikkate almayan Eskişehir Çevre Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü kamu görevini eksik yürütmektedir. Platformumuz kamunun eksik bıraktığı halkı bilgilendirme ve gerçekleri Eskişehir halkına duyurmayı kendine bir ödev bilir. Halkı en doğru bilgilerle bilgilendirmeye devam edeceğiz.

'Hukuki süreci bizden kaçırmaya çalışanlara izin vermeyeceğiz'

Hukuki süreci bizden kaçırmaya çalışanlara izin vermeyeceğiz. Alpagut-Atalan Altın ve Gümüş madeni projesi kapsamında gerçekleştirilmesi planlanan halkın katılım toplantısında yaşananlar sonucu suç duyurusunda bulunduğumuz Eskişehir Çevre ve Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürü ve ilgili toplantı heyeti hakkında valilik ve ilgili idari makamlar tarafından soruşturma izni hala verilmemiştir. Konu tarafımızca takip edilmektedir, ayrıca halkın katılımı toplantısında heyet tarafından hazırlanan toplantı tutanakları bütün girişimlere rağmen tarafımızla paylaşılmamıştır ve hukuksuzluklar devam etmektedir. Sürecin halen takipçisi olduğumuzu bildiririz.

'Proje hayata geçerse ormanlarımız yok olacak'

Uyarılarımıza devam ediyoruz projeler hayata geçerse, ağaçlarımız kesilecek, ormanlarımız, tarım arazilerimiz yok edilecek, işletme için kullanılacak milyonlarca ton su nedeniyle su kaynaklarımız kirlenecek ve kuruyacak. Zeytincilik, ipek böcekçiliği, hayvancılık, arıcılık yok olacak. Binalarımız hasar görecek, temiz havamız yerini toza bırakacak. Yer altındaki ağır metaller gün yüzüne çıkacak başta kanser olmak üzere pek çok hastalıklara yol açacak. Siyanürün kullanılacağı projelerde siyanür, doğal hayata ve yaşamlarımıza yüksek tehdit oluşturacak.

Eskişehir’in, yaşam alanlarımızın şirketlerin daha fazla kazanç elde etmesi uğruna, talan edilmesine, yok edilmesine izin vermeyeceğiz! Bu toprakların asıl sahipleri bizleriz. Topraklarımızda, yaşam alanlarımızda sermaye eliyle dizginsiz kâr hırsları uğruna daha fazla yıkıma neden olmasına izin vermeyeceğiz! Tekrar ediyoruz; havamızı, toprağımızı, ormanlarımızı, akarsularımızı, yaşam alanlarımızı kısaca; doğayı ve yaşamı savunacağız."