(ANKARA) - İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, gazeteci Özlem Gürses'in gözaltına alınmasına tepki göstererek, "Demokrasi, katılmadığınız fikirlerin dile getirilmesi halinde bile düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmayı gerektiren bir fazilet rejimidir" açıklamasında bulundu.
İYİ Parti Genel Başkanı Müsavat Dervişoğlu, gazeteci Özlem Gürses'in gözaltına alınmasına ilişkin sosyal medya hesabından açıklama yaptı. Dervişoğlu, İYİ Parti'nin resmi hesabından yapılan açıklamayı "Demokrasi, katılmadığınız fikirlerin dile getirilmesi halinde bile düşünce ve ifade özgürlüğünü savunmayı gerektiren bir fazilet rejimidir" notuyla paylaştı. İYİ Parti resmi X hesabından şu açıklama yapıldı:
"Gazetecinin apar topar gözaltına alınması kabul edilemez"
"Temel hak ve hürriyetler ile onların garantörü durumundaki yasalar; kişilerin kim olduklarına, kimden olduklarına, düşüncelerine ve bu düşüncelerin kimin hoşuna gidip gitmeyeceğine göre uygulanmazlar. Türkiye Cumhuriyeti Devleti Anayasası’na göre hiçbir ayrım gözetmeksizin 'herkes' hem kanun önünde hem de hukuken tanınmış hak ve hürriyetlerden yararlanmada eşittir.
Ülkemizde hemen her gün bu hak ve hürriyetleri, Cumhuriyet’in kurucu kadroları, temel felsefesi, devletin bölünmez bütünlüğü aleyhine pervasızca ihlal eden; Yahut en ağır suçları ve suçluları arsızca övebilen nice isim iktidara yakınlıklarından dolayı görmezden gelinirken, uluslararası suç baronları sokaklarımızda ellerini kollarını sallayarak dolaşabilirken; Kim olduğu, yeri, yurdu, kaçma şüphesi, delil karartma ihtimali bulunmayan bir gazetecinin yayın sırasında sarf ettiği sözlerden ötürü apar topar gözaltına alınması kabul edilemez.
Bu hem çifte standart hem hak ihlali hem hukuk ihlalidir. Kişileri değil, düşüncelerini değil ama hukuk devletini savunmak hepimizin görevidir. Bu bağlamda bahse konu ifadelerine katılmamakla birlikte gazeteci Özlem Gürses’in pekala davet yoluyla ifadesinin alınması da mümkünken; Hukukun usul ilkeleri yok sayılarak sanki bir kaçakmış gibi Ankara’da 'yakalanıp' karayoluyla İstanbul’a götürülmesini ve bu yolla bir nevi peşinen cezalandırılmasını kınıyoruz."