CHP Genel Başkanı Özgür Özel, olası bir genel seçimin anımsatılması üzerine, "47 yıl sonra iktidar olduk. Yenilmez denen Tayyip Erdoğan’a hayatının ilk seçim yenilgisini yaşattık. Bu yereldi, yerelin tadına vardı, tadını aldı. Genelde seçim kaybetmenin tadını da ilk sandıkta alacak. Cesareti varsa erken seçim sandığını koyar ve aday olur" ifadesini kullandı.
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, Haber Türk TV’de katıldığı programda gazetecilerin sorularını yanıtladı. Özel, önceki CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun eşi Selvi Kılıçdaroğlu'nun sosyal medya üzerinden CHP'yi takipten çıktığına ilişkin soru üzerine, "Kemal Bey’in takipçilerine bakarsanız, partiyi takip ediyor ama Selvi Hanım’ın kişisel tercihi ve sadece eşini tercih ediyor. Bence şık bir davranış. Sadece eşini takip ediyor. CHP’yi takip etmiyor da başka hesapları takip ediyor olsa, buna dersin ki ‘Niye böyle?’ Zaten Selvi Hanım’ın hesabı, seçim döneminde kullanılan bir hesaptı. CHP'yi takip etmiyor diye alınmam. En son Kemal Bey’in mahkemesinde Selvi Hanım ile beraberdik. Kemal Bey ile daha sık görüşüyoruz. Pazar günü ‘Geçmiş olsun’ diye aradım. Trafik kazası haberi okuduk. İletişimimiz gayet iyi. Biz Kemal Bey’le sekiz buçuk yıl çalıştık. O zaman da Kemal Bey ile ilişkimiz ne çok resmi ne çok samimi. Böyle Kemal Bey’in çizdiği bir hat vardır, yöneticileriyle kurduğu bir dil ve üslup. Onun tercih ettiği süreçte nasıl bugüne kadar geldiysek, aynı devam ediyoruz. Ne daha resmi, ne daha samimi" dedi. Özel, Kılıçdaroğlu ile kurultay çağrılarına ilişkin temasının olup olmadığının sorulması üzerine şunları kaydetti:
"Cumhuriyet tarihinde Türkiye’de ilk kez bir siyasi partide çoklu yarışta bir genel başkan değişti"
“Benim Sayın Kılıçdaroğlu’na hürmet gösterme ve saygı duyma sorumluluğum var. Sayın Kılıçdaroğlu’nun benden bir şey isteme hakkı var. Ama önceki genel başkanımıza benim ‘Şu işe müdahale edin’ demem doğru olmaz. Bana da yakışmaz, ben de Kemal Bey’e de böyle bir şey demem. Partide bir seçim oldu. Cumhuriyet tarihinde Türkiye’de ilk kez bir siyasi partide çoklu yarışta bir genel başkan değişti. Rakip çıkmıştı ama değişmemişti. Çoklu yarış oldu. Mevcut genel başkan seçimle değişti. İlk kez bir mevcut genel başkan ve partinin o genel başkanla birlikte uzun yıllar çalışmış bir diğer adayı yarışıyor ve genel başkan değişiyor. Bu kolay bir iş değildir siyasette. Aynı delegeyle biz 4-9 Eylül’de kurultay yaptık. Bu kurultaydan önce çokça yazıldı, çizildi; ‘Seçimli istenecek, seçim yapılacak.’ Ben PM'den kurultay kararı alsam seçim maddesi eklenemiyor tüzüğe göre. Ben PM’ye dedim ki ‘Ben alıyorum kurultay kararını genel başkan olarak. Seçim maddesi eklenebilsin diye.’ Eğer orada yeterli arkadaş seçim maddesi eklemek isteseydi, seçim olabilirdi. Ama o yeterlilik yoktu.
"Bu konuda itirazı olan arkadaşlarımızın sayısı gitgide azalıyor”
Sahada belediyelerden memnuniyet, CHP’den memnuniyet, seçim zaferinden memnuniyet var. Yapılacak bir genel seçimde umut var. Bizim içimizde ne il başkanlarında ne delegede ne üyede bir sorun var. Ama parti grubumuzdaki arkadaşları anlıyorum, Kemal Bey’in bir kısmı yakın çalışma arkadaşı ve kurultay sürecini birlikte götürdüğü arkadaşlar. Eleştirel bazı sesler vardı. Ama bu rakamlar düşünün ki o grupta 90 milletvekili Kemal Bey’e imza verdi noktasından, 74 olarak gerçekleşti, bir gün tartıda 64 ölçüldü, 40 oldu. Ama parti grubunda mutabakat var ve her geçen gün iyiye gidiyoruz. Ben her gün iki üç arkadaşımla başbaşa görüşüyorum. Arkadaşlarımızın içinden uzlaşarak ayrılmadığımız pek kimse olmuyor. Endişesi olanlarla, rahatsız olanlarla görüşüyorum. Şu an konuşup anlaşamadığımız arkadaş yok ama henüz konuşmadığımız arkadaşlar var. Partiyi bu durumda başarısız kim bulacak? Parti içinde farklı düşünen arkadaşlarımız, ayrı düşmüşüz, şimdi gitgide kapsıyoruz. Ve her geçen gün, bu konuda itirazı olan arkadaşlarımızın sayısı gitgide azalıyor.”
"Ben milletvekilimle düşman olamam”
Özel, parti içinde yapılan bazı açıklamaların anımsatılması üzerine, "Ben Genel Başkanım, dedikodu demem, doğru değil. Hepsi canım, ciğerim. Oğuz Kaan Bey, yıllarca birlikte yürüdük, birlikte konuştuk, birlikte çalıştık, yedik, içtik. Ben onunla düşman olamam. Veya Engin Altay, bir usta-çırak ilişkisini kendimin anlattığı birisiyle ben ters düşebilir miyim? Partide sadece milletvekili grubunda, belli sayıda arkadaşımızın endişeleri vardı. O meseleleri hızla onarıyoruz. Bir toplantının sonunda dedim ki ‘Arkadaşlar, ‘Bize haksızlık yapılıyor’ veya ‘Kendimizi tam ait hissetmiyoruz’ diyorlarsa bu doğrudur. Çözmek bana düşer. Belki de birçok haksızlık yapılmıştır, ben bilmiyorumdur. Bu salondaki tüm haklılardan bu salondaki tüm haksızlar adına ben özür diliyorum.’ Bu çok uzun süre alkışlandı. O günden sonra da çok iyi bir yoldayız.”
"Tartışmaları bir kenara bırakmamız lazım”
Özel, “Yaptığınız son kapalı grup toplantısında bir sosyal medya uyarısı yaptığınız söylendi, yaptınız mı? Bazı vekillerin özel bir toplantı talebi olduğu ifade edildi, öyle bir toplantı var mı” sorusuna, "Gelecek hafta bir kapalı grup toplantımız var, dış politika gündemli. İki-üç haftada bir kapalı grup toplantıları yapıyoruz. Derdi olan, söyleyecek sözü olan söyleyebiliyor. Bizim bu tartışmaları bir kenara bırakmamız lazım. Bu konuda bana yapay zeka da aynı şeyi söylüyor, sahadaki delege de söylüyor. Endişesi olan arkadaş sayısı artık bir elin parmaklarını biraz geçiyor durumda olduğu için. O arkadaşlarımızla birebir görüşüyorum ve çok iyi mesafe alıyoruz. Kalmadı öyle bir sebep" yanıtını verdi.
"Erdoğan’a yerelin tadına vardı, genelde seçim kaybetmenin tadını da ilk sandıkta alacak”
Özel, "‘CHP’yi yönetmek Türkiye’yi yönetmekten daha zor’ sözüne katılıyor musunuz” ifadesi üzerine, "Hayır. CHP’yi de gayet güzel yönetiyoruz, Türkiye’yi de CHP’yi yönettiğimizden de güzel yönetiriz. CHP’nin kendine özgü meselelerini zorluklar olarak değil de güçlü yanlar olarak görmek lazım. 47 yıl sonra iktidar olduk. Yenilmez denen Tayyip Erdoğan’a hayatının ilk seçim yenilgisini yaşattık. Bu yereldi, yerelin tadına vardı, tadını aldı. Genelde seçim kaybetmenin tadını da ilk sandıkta alacak. Cesareti varsa erken seçim sandığını koyar ve aday olur" ifadesini kullandı.
"Tayyip Erdoğan, bugün AK Parti’nin adayı değil, MHP’nin adayı”
Özel, "Erdoğan, 2027’de ekonomiyi toparlayıp tekrar aday olmak istese ne diyeceksiniz? Cumhurbaşkanı diyecek ki ‘Bunlar benim karşıma çıkmaktan çekiniyorlar’ ne diyeceksiniz" sorusuna şu yanıtı verdi:
“O zaman cevabımızı merak ederek o uyusun. O vatandaşa, öve öve bitiremediği Anayasa, ‘Aday olamazsın’ diyor. Vatandaşa biz de deriz ki ‘Madem öyle Anayasa’ya bu maddeyi koymasaymış.’ Bir dahaki sefere diyelim ki böyle bir hakkı da yok. ‘Gelin, ben Anayasa’ya rağmen aday olamıyorum ama Anayasa’yı değiştirin, ben aday olayım’ dedi. Onun için bir daha Anayasa mı yapacağız? Anayasa ne diyorsa o olur. Anayasa’daki rakamı bulursa aday olur, bulamazsa olmaz. Tayyip Erdoğan, bugün AK Parti’nin adayı değil, MHP’nin adayı. Net. AK Parti’nin yaygın ve tek söylemi ne şu anda? ‘Seçim zamanında olacak.’ Seçim zamanında olursa Erdoğan aday olabiliyor mu? O zaman AK Parti’nin adayı Recep Tayyip Erdoğan değil. Ama MHP’nin adayı Recep Tayyip Erdoğan. Abdullah Öcalan’ı serbest bırakma pahasına -kendisi açısından söylüyorum- Erdoğan’ın adaylığının önünü açmaya çalışıyor. O yüzden Erdoğan şu anda MHP’nin adayı.
"Gönlümden geçen bir aday elbette var”
"Seçim olsa sizin adayınız anketlerde Sayın Yavaş mı, Sayın İmamoğlu mu, başka bir alternatif var mı? Gönlünüzden geçen bir isim var mı” sorusu üzerine Özel, "Elbette var ama o CHP üyesi Özgür Özel’in gönlünden geçendir. Genel Başkan’ın gönlünden kim kazanacaksa o aday geçer. Biz hepimiz en doğru adayın en katılımcı şekilde belirlenip bu seçimin garanti kazanılmasını istiyoruz. Biz adayı belirlediğimizde seçimi kazanmış olmayı istiyoruz. Biz anketlerde cumhurbaşkanlığı adayı sormuyoruz. Partinin durumunu soruyoruz, ben en son 256 belediye başkanının performansını sordum. 20 Aralık günü bütün rapor bitecek. Ortalama yüzde 58 memnuniyet var" diye konuştu.
"CHP’de seçimi kazanacak aday vardır”
Özel, "Mansur Yavaş, anketlerde önde olduğunu söylüyor. Yarın anketlerde bir adayınız önde çıksa, bu kesin adayınız mıdır? Ya da diğer aday, ‘O adaysa ben de adayım’ dediğinde nasıl bir tavır alacaksınız" sorusuna şu yanıtı verdi:
"Bizim partide öyle bir şey olmaz. CHP’de en temel ortak duygu şu: 100 yıl sonra Türkiye Cumhuriyeti’nin yeniden CHP’ye ihtiyacı var. CHP’de en doğru aday kimse o aday olacak. CHP’nin genel başkanı temel karar verici noktadadır. Genel başkan özel bir şeydir CHP’de. Genel başkan kendini denkleme soktu mu etrafını da fena motive eder, kendisini de fena motive eder. O yüzden CHP’de seçimi kazanacak aday vardır, bulunur, seçilir, üzerinde uzlaşılır."
"Ellerindeki güçle bir adayın adaylığına engel olurlarsa o adayı cumhurbaşkanı yaparlar”
Özel, “İmamoğlu’na siyasi yasak çıkacağını düşünüyor musunuz, çıkarsa yol haritanız ne” sorusu üzerine, "Ben yakın yere koymuyorum. Böyle bir hatayı yapacaklarını düşünmüyorum. Böyle bir hatayı yaparlarsa yeniden devleti milletin karşısına dikmiş olurlar. Milletin karşısına birileri iktidarını sürdürmek için devleti dikerse ya da millete dikte ederse, devletle millet yarışırsa millet kazanır. O yüzden devletle milleti yarıştırmaya kalkarlarsa, ellerindeki güçle bir adayın adaylığına engel olurlarsa o adayı çok yakın zamanda cumhurbaşkanı yaparlar. Tut ki çıktı. Ne olur biliyor musunuz? O siyasi yasağın bedelini AKP'ye sandıkta millet ödetir. Bize de Anayasa’yı çok hızlı değiştirecek çoğunluğu verir. O yasak kalkar. Tayyip Bey bunu bir yerlerden hatırlamıyor mu? Tayyip Bey o Tayyip Bey değil. Ve o Tayyip Bey, yani kendisine siyasi yasak gelince milletin oy verdiği, destek verdiği siyasi yasağı kalksın diye sahip çıktığı Tayyip Bey, şimdi siyasi yasak getirmeye çalışıyorsa Tayyip Bey bu filmi bir kere de tersten izleyecek demektir" ifadesini kullandı. Özel, bir soru üzerine Mansur Yavaş ve Ekrem İmamoğlu arasında hiçbir problem olmadığını da söyledi.
“Bir silkeleme olacaksa millet bunları sırtından silkeleyip atacak”
Özel, asgari ücrete ilişkin olarak, "Geçen sene yaptıkları zamdan sonra ben emeklileri topladım ve dedim ki ‘Önümde 100'e yakın seçim mitingi var. O mitingleri emekli mitingine dönüştürmeyen namerttir.’ 105 miting yaptım, 105'inin sonlarına doğru hep izlediniz. ‘Emekliler bir el kaldırsın’ diyorduk koca meydan emeklilerle doluydu. Emekliler geçen sefer hakkını seçim meydanlarında aradı. Görülmemiş bir hareketliliği nasıl geçen bütün süreci meydan meydan gezdik ve bu işi toplumsallaştırdık, 30 bin liranın altındaki asgari ücrete de itirazımız var. Emeklinin hakkının yenmesine de itirazımız var. Bir silkeleme olacaksa millet yaka silkiyordu bunlardan bunları sırtından silkeleyip atacak ilk seçimlerde. Başka bir çareleri kalmadı" diye konuştu.
"Kılıçdaroğlu, genel seçim akşamı sorulduğunda ‘başarılı bir genel başkan’ diyecek”
Özel, “Sayın Kılıçdaroğlu'na sizin başarılı bir genel başkan olup olmadığınız sorulduğunda, ‘Başarılı bir grup başkanvekiliydi’ dedi. Ne hissettiniz” sorusunu da şöyle yanıtladı:
"Gayet iyi hissettim çünkü grup başkanı kendisiydi. Ben de başarılı sekiz buçuk yıl parti tarihinde bundan uzun yapan bir kişi var ama sonra da grup başkanı olarak devam ettiğim ve hala devam ediyorum. O dönemdeki performansımı başarılı bulması benim o zaman üstümde olan tek kişi olarak benim için çok iyi. Şimdi gelecek genel seçim akşamı sorulduğunda da ‘başarılı bir genel başkan’ diyecek."
(SON)