Gündem

TBMM Genel Kurulu... Uğur Poyraz: "Eli kanlı terör örgütü liderini merkeze alan kapalı kapılar ardındaki mesnetsiz politikalarda TBMM yok"

 İYİ Parti Antalya Milletvekili Uğur Poyraz, TBMM Genel Kurulu'nda; "Meclis yani milli irade, sadece bütçe görüşmelerinde değil, başka yerlerde de yok artık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Resmi Gazete’sinde terör örgütü olarak ilan ettiği bir örgütün elebaşısıyla göz bebeğimiz MİT Başkanlığımızın en tepesindeki yetkili araba gezisi yaparken Meclis yok. ‘3. Dünya Savaşı kapımızda’ açıklamaları en üst düzeyde yapılırken milli irade yok. Eli kanlı terör örgütü liderini merkeze alan kapalı kapılar ardındaki mesnetsiz politikalarda TBMM yok. ‘Milletin nabzına bakar, karar veririz’ üzerinden dönen ucuz siyaset habis bir ur gibi her yeri kaplarken de Meclis yok"  dedi.

(TBMM) - İYİ Parti Antalya Milletvekili Uğur Poyraz, TBMM Genel Kurulu'nda; "Meclis yani milli irade, sadece bütçe görüşmelerinde değil, başka yerlerde de yok artık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Resmi Gazete’sinde terör örgütü olarak ilan ettiği bir örgütün elebaşısıyla göz bebeğimiz MİT Başkanlığımızın en tepesindeki yetkili araba gezisi yaparken Meclis yok. ‘3. Dünya Savaşı kapımızda’ açıklamaları en üst düzeyde yapılırken milli irade yok. Eli kanlı terör örgütü liderini merkeze alan kapalı kapılar ardındaki mesnetsiz politikalarda TBMM yok. ‘Milletin nabzına bakar, karar veririz’ üzerinden dönen ucuz siyaset habis bir ur gibi her yeri kaplarken de Meclis yok"  dedi.

TBMM Genel Kurulu'nda 2023 Yılı Merkezi Yönetim Kesin Hesap Kanunu Teklifi'nin maddelerinin görüşmeleri devam ediyor. Teklifin 7. maddesi üzerine söz alan İYİ Parti Antalya Milletvekili Uğur Poyraz, Cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle Meclis'in ve Meclis'in yetkisindeki bütçenin etkisiz kuılındığını belirterek şunları söyledi:

"Talimatla kalkıp inen birer el olmak dışında niteliklerinizin göz ardı edilmesine nasıl göz yumuyorsunuz"

"Bakanlıkta hazırlanıp ancak saray denetimiyle Meclis’e gelen bu tasarılarda iktidar partisinin milletvekillerinin dahli olmadığı gibi, çoğunun bilgisi de maalesef bulunmamaktadır. Bu uygulamanın seçilmişlerin yetkilerinin gasbı olduğu hepimizin malumu. Anlayamadığımız ise her biriniz, illerinizde tanınan, alanlarında yetkin kişiler olarak buna nasıl tahammül edebiliyorsunuz. Torba yasa garabetinde, kanun değişikliklerinde, tanımadığınız isimlerin seçimlerinde talimatla kalkıp inen birer el olmak dışında niteliklerinizin göz ardı edilmesine, niceliğiniz üzerinden bu sistemin devamına nasıl tahammül ediyorsunuz. Kabul ve riayetinizle olağanlaştırdığınız bu uygulamayla yakanızdaki rozetin itibarı, sarayın itibarına kurban ediliyor.

İbra ettiğiniz bütçenin sorumlusu Sayın Cumhurbaşkanıyken, günlerdir Genel Kurul’da muhalefet tarafından ülkenin gerçekleri tek tek anlatılıp sizlerin yüreği dağlanırken bütçenin sorumlusu burada değildir. Milletin seçtiklerinden üstün tutulan atadıkları buradadır ve bundan aldıkları cüretle milletvekillerine hakarete varan cümleleri rahatlıklar sarf edebilmektedirler. Cumhurbaşkanlığı hükümet sisteminin ve yürütmenin tek kişi olduğu bu rejimin milletin seçtiği vekillerine, milli egemenliğin tecelligahı olan Meclis’imize layık gördüğü budur.

"Henüz iktidarınızla çatışmadığı için isimlendirilmemiş örgütler, taşeron olarak devleti sarmışken Meclis yok"

Meclis yani milli irade, sadece bütçe görüşmelerinde değil, başka yerlerde de yok artık. Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin Resmi Gazete’sinde terör örgütü olarakilen ettiği bir örgütün elebaşısıyla göz bebeğimiz MİT Başkanlığımızın en tepesindeki yetkili araba gezisi yaparken Meclis yok. ‘3. Dünya Savaşı kapımızda’ açıklamaları en üst düzeyde yapılırken milli irade yok. Eli kanlı terör örgütü liderini merkeze alan kapalı kapılar ardındaki mesnetsiz politikalarda TBMM yok. ‘Milletin nabzına bakar, karar veririz’ üzerinden dönen ucuz siyaset habis bir ur gibi her yeri kaplarken de Meclis yok.

Kahraman TSK’mızın, Türk Polis Teşkilatımızın, hakim/savcılarımızın, valilerimiz, kaymakamlarımızın arasına nifak tohumları gibi serpiştirilen ‘milyoner vali, uyuşturucu baronu savcı’ ve bunlar gibi nice çürümüşler devletin su başlarına liyakatleriyle değil, siyasi iradeye sadakatleriyle atanırken; henüz iktidarınızla çatışmadığı için isimlendirilmemiş örgütler, taşeron olarak devleti sarmışken, 22 yılın sonunda her köşe başında bir çete peydahlanmışken, ülkenin sınırlarından güle oynaya Paki’si, Afgan’ı geçerken Meclis yine yok."