Haberde İnsan

9 yaşında kolunu kaybetti, 30 yılda yapmadık spor bırakmadı

BOLU’DA 9 YAŞINDAYKEN TALİHSİZ BİR KAZA SONUCU SAĞ KOLUNU KAYBEDEN SÜLEYMAN KUŞÇUOĞLU, TÜM ENGELLERE RAĞMEN 39 YAŞINA KADAR FUTBOL, BASKETBOL, MASA TENİSİ, KİCK BOKS GİBİ SPOR FAALİYETLERİYLE YAŞAMA TUTUNDU.

Bolu’da 9 yaşındayken talihsiz bir kaza sonucu sağ kolunu kaybeden Süleyman Kuşçuoğlu, tüm engellere rağmen 39 yaşına kadar futbol, basketbol, masa tenisi, kick boks gibi spor faaliyetleriyle yaşama tutundu.

Bolu’da yaşayan 39 yaşındaki Süleyman Kuşçuoğlu, 1994 yılında babasının çalıştığı iş yerinde talihsiz bir kaza sonucu sağ kolunu kaybetti. 9 yaşında kolunu kaybederek zorlu bir hayat süreci başlayan Kuşçuoğlu, hayata sporla tutundu. Kuşçuoğlu, engel durumuna rağmen 30 yıl içerisinde futbol, basketbol, masa tenisi gibi spor faaliyetlerinde yer aldı. Son dönemde spor salonlarında ağırlık ve koşu alanlarında kendini geliştiren Kuşçuoğlu, spor hayatına devam ediyor. Sporun yanı sıra Süleyman Kuşçuoğlu, eğitim hayatını da devam ettirerek Bolu Abant İzzet Baysal Üniversitesi’nde memurluk hayatını sürdürüyor. Engelli bireylere toplumun içinde olmaktan çekinmemeleri gerektiğini söyleyen Kuşçuoğlu, “Hayattan kopmamaya, yine spor yapmaya devam ettim” dedi.

“Hayattan kopmamaya, yine spor yapmaya devam ettim”

Dokuz yaşında geçirdiği kaza sonucu hayattan kopmadığını söyleyen Süleyman Kuşçuoğlu, “Dokuz yaşında geçirdiğim bir kaza sonucu sağ kolumu kaybettim. Rahmetli babam pamuk yorgan işiyle uğraşıyordu. Bir gün, pamuk atma makinesinde biraz çocukluğun verdiği merakla, makineye dokunmamı istememelerine rağmen, makineyle oynarken kolumu kaptırdım. O günden bugüne kadar bazı zorluklar yaşadım ama çabuk toparlandım. Hayattan kopmamaya, yine spor yapmaya devam ettim” dedi.

“Lisanlı futbol oynamaya başladım”

Engellere rağmen pes etmeyen Kuşçuoğlu birçok spor dalıyla ilgilendiğini belirterek, “Futbol oynadım, insanların arasında yer aldım. Çocukluğumdan beri en sevdiğim spor futboldur. Ara ara basketbol ve masa tenisiyle de ilgilendim. Kısa süreli de olsa yazın spor faaliyetlerine katıldım. Bu şehirde kimse tarafından dışlanmadım. Katıldığım spor etkinliklerinde antrenörler beni kabul etti ve ‘yapabilirsin’ dediler. O yıllardan beri sporla, özellikle futbolla ilgileniyorum. 2008 yılında amatör olarak Aşağısokuspor’da lisanslı futbol oynamaya başladım. 2015-2016 yıllarına kadar burada futbol oynamaya devam ettim. Birkaç sakatlık yaşadım, özellikle dizimde, ancak zamanla futboldan uzaklaşmaya başladım, yaştan ve sakatlıklardan dolayı. Ampute milli takımına gitme fırsatım da oldu fakat o yıllarda gitmedim. Kaleci olarak çağrıldım ama çeşitli nedenlerle katılmadım ve kamplarına gitmedim. Sonrasında dövüş sporlarına, kick boksla ilgilenmeye başladım ve bir yıl kadar bu sporla uğraştım.Son yıllarda ise fitness ile ilgilenmeye başladım. Fitness her zaman hayatımda vardı, ancak son yıllarda daha fazla zaman ayırmaya başladım. Belirli bir yaştan sonra, kilo sorunlarıyla karşılaşıp kilo alıp vermek zorlaşınca fitness daha fazla ön plana çıkmaya başladı. Artık fitness, bana daha zevkli gelmeye ve daha güzel hissettirmeye başladı” şeklinde konuştu.

“Engel ne kadar büyük olursa, başarı o kadar daha anlamlı ve güzel oluyor”

Engelli bireylere toplum içerisine girmekten çekinmemeleri gerektiğini ifade eden Süleyman Kuşçuoğlu, “Spor salonlarında da hiçbir sıkıntı yaşamadım. İnsanlar beni görünce ilham aldıklarını ve iyi olduğumu söylüyorlar. Bu tür sözler beni daha da motive ediyor. İnsanlar, ‘Seni gördükçe daha fazla spor yapmak istiyorum’ diyorlar. Bu beni gerçekten çok heveslendiriyor. Yaşam açısından, sağlık açısından herkesin spor yapmasını tavsiye ederim. Engel ne kadar büyük olursa, başarı o kadar daha anlamlı ve güzel oluyor. Engelli bireylere şunu demek isterim. Toplumun içine girmekten çekinmesinler. Sporla ilgilensinler. Bir engelli için spor, gerçekten ilgi çekici olabilir ve sağlık açısından çok faydalıdır. Mesela sağ kolumu kaybettiğim için sağ tarafımı daha fazla çalıştırıyorum. Vücudumun bu kısmı daha çok çalışması gerektiği için sol tarafımı da güçlendirdiğimde, daha iyi işler yapabiliyorum ve başkalarına daha az muhtaç oluyorum” ifadelerini kullandı.

“Hedefim iyi bir vücuda sahip olmak”

Arkadaş çevresinin kendisini motive ettiğini belirten Kuşçuoğlu, “Benim hedefim, daha iyi bir vücuda sahip olmak ve fitness alanında daha fazla gelişmek. Ailem her zaman bana destek oldu, arkadaşlarım da öyle. Mesela halı sahaya gidecekleri zaman ilk önce beni ararlar. Futbol oynarken, benden daha fazla şey beklerler. Bazen "Benden ne bekliyorsunuz?" dediğimde, ‘Sen bizden daha iyisin. Daha iyisini yapıyorsun’ diyorlar. Geçmişteki başarılarımı bildikleri için benden yüksek beklentileri oluyor ve bu, benim motivasyonumu artırıyor. Gerçekten çok destek veriyorlar. Beni, sağlam bir insan gibi görmüyorlar ama yine de ‘Sen bizden daha iyisin’ diyorlar. Bu, beni daha da iştahlandırıyor ve sporda daha fazla motive oluyorum” ifadelerine yer verdi.

Emniyet Müdür Yardımcısı Türker Uygur’un başarısından ilham aldığını dile getiren Kuşçuoğlu, “İlham aldığım insanlar, burada antrenman yapan arkadaşlarım ve antrenörlerim. Onlar sporda oldukça başarılılar ve onlardan ilham alıyorum. Ayrıca Bolu’da Emniyet Müdür Yardımcımız olan Türker Uygur da benim için büyük bir ilham kaynağı. Kendisi Türkiye üçüncüsü. Bazen antrenman yaparken bana yardımcı oluyor. O zamanlarda, onunla antrenman yaparken çok etkilendim. Onun gibi bir vücuda sahip olmayı isterim. Belki onun gibi Türkiye üçüncüsü olamam ama engellilerin katıldığı fitness yarışmalarının olup olmadığını bilmesem de, böyle bir başarıya sahip olmayı hedefliyorum” diye konuştu.