(TBMM) - TBMM Genel Kurulu'nda konuşan Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'a İzmir körfezine ilişkin sözleri üzerine tepki gösteren CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, "İzmir ile uğraşmayın, İzmir'den intikam almaya çalışmayın ama eğer gerçekten içinizde kaldıysa 2029'da İzmir'e gelin aday olun boyunuzun ölçüsünü birde orada alın" dedi.
TBMM Genel Kurulu'nda Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı ile Sanayi ve Teknoloji Bakanlığı'nın 2025 yılı bütçe görüşmeleri devam ediyor. Yürütme adına Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanı Murat Kurum'un konuşmasının ardından partilerin grup başkanvekilleri söz alarak Bakan Kurum'a tepki gösterdi.
Emir'den AK Parti vekillerine: "Sayın Bakan sizlere hayallerini alkışlattı"
CHP Grup Başkanvekili Murat Emir, şunları söyledi:
"Gerçeklerle Bakanın kafasının içindeki hayalleri birbirine karıştırdığı konuşmasını dinledik. Deprem konutlarıya ilgili devletin ve kendisinin Meclis'le paylaştığı resmi rakamları tekrar gündeme getirmek istiyorum. Sayın Bakan sizlere hayallerini alkışlattı. 2025'te yüzde 93'ünü vereceğiz dedi ama bakalım Sayın Bakan sözüne güvenilir birisi mi? Bakanın rakamlarından veriyorum; depremin ilk bir yılında 319 bin konut vereceğiz' demişti. Ne kadar verdi 76 bin yani yüzde 20'sini verdi. Bu yılın hedefi 300 binlerdeydi, olmadı. 200 bin denildi ona da ulaşılamadı. Eylül'de bu sayı 120 binlerdeydi. Türkiye'de depremden sonra ihtiyaç duyulan toplam konut ve iş yeri sayısı 850 bin, siz 150 bin yapmışsınız. Neden böyle biliyor musunuz, konteynerda yaşayan insanlarla empati kuramadığınız için. O yüzden hayalleri siz gerçek sanıyorsunuz."
"İzmir'le ilgilenmenize çok memnunuz çünkü orası Yunan toprağı değil"
Emir, İzmir körfezine ilişkin ise şunları söyledi:
"İzmir'le ilgilenmenize çok memnunuz çünkü birilerinin ima ettiği gibi orası Yunan toprağı değil. Siz 22 yıldır İzmir'i bir türlü alamıyorsunuz diye bunlar. Yerel yönetimin yapacağı ayrı merkezi yönetimin yapacağı ayrı. Gediz havzası ve 5-6 ilin oraya karışan kirliliğinden bahsediyoruz. Orada yapılmayan çamur arıtma işlemi, navigasyon kanallarından bahsediyoruz. Bunların hiçbirini yapmıyorsunuz dönüp bize hesap soruyorsunuz. Gelin birlikte yapalım orası da vatan toprağı, İzmirliler de vatandaş.
Bakan, balık ölümleri nedeniyle içinin titrediğini söyledi. Çevre Bakanı olarak balık ölümleri ile ilgili duyarlılıkları olması son derece normal ama keşke içiniz ÇED olumlu raporunu sizin verdirttiğiniz ve ölümlerinden bire bir sorumlu olduğunuz İliç'te işçiler toprak altında kaldığında da titreseydi, sızlasaydı. Eğer gerçekten iklim değişikli ile mücadele edecekseniz buna çalışın İzmir ile uğraşmayın, İzmir'den intikam almaya çalışmayın ama eğer gerçekten içinizde kaldıysa 2029'da İzmir'e gelin aday olun boyunuzun ölçüsünü bir de orada alın."
"Bakan 15 dakika boyunca şantiye şefi gibi inşaat anlattı bize"
DEM Parti Grup Başkanvekili Sezai Temelli ise şunları söyledi:
"Sayın Bakan kendisini seçim atmosferinden hala kurtaramamış. Burada çok önemli bir bakanlığın bütçesi görüşülüyor Sayın Bakan ise hala seçim meydanlarında propoganda yapar bir havada konuşuyor ve maalesef AKP grubu da onu destekleyen taraftar grubu gibi sürekli alkış ile buna destek vererek bütün bütçe teamüllerine aykırı davranıyor. Kimse kusura bakmasın sabah bir şişe sudan kıyamet kopardınız. Hangi konu ciddiyetle ele alındı burada? Bakan 15 dakika boyunca şantiye şefi gibi inşaat anlattı bize fakat gerçekler öyle değil ki. Hatay'da 254 bin konut yapılacak 26 bini yapılmış, Maraş'ta 112 bin konut yapılacak 19 bini yapılmış. Bunun neresinde bir başarı var ki 15 dakika şov yapıyorsunuz?"
"Yapay zeka 6 Şubat'ta gördüğümüzden daha kötü bir fotoğraf koyamazdı"
İYİ Parti Grup Başkanvekili Buğra Kavuncu ise şu ifadelere yer verdi:
"İki ay sonra 6 Şubat depremlerinin yıl dönümü. Depremzedeler televizyondan şu Meclis'i izliyorsa bir kez daha kahrolmuşlardır. Genel Başkanımız son iki gündür dört ili gezdi deprem bölgesinde ve Sayın Bakan 2025 yılında tamamlayacağız dedi. 'Siz isteseniz de istemeseniz de tamamlayacağız' dedi. Biz isteriz, tamamlayıp teslim ederseniz de Allah razı olsun deriz. Ama biz neyi istemezdik biliyor musunuz? Biz 6 Şubat'ta 52 bin insanımızın ölmesini istemezdik. Yapay zeka konuşuluyor. Yapay zekaya 2002 yılında iktidara geldiğinizde 'bu bölgelerde deprem riski var mı' deseydiniz inanın 6 Şubat'ta gördüğümüzden daha kötü bir fotoğraf koyamazdı."